Merkez Bankası’nın (TCMB) Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile yaptığı online toplantıda gündeme yeni teklifler geldi. TİM yönetim kurulu ve ihracatçı birlik başkanlarının da hazır bulunduğu toplantıda, yüzde 2’lik döviz desteğinin kapsamının ihracatçı lehine değiştirilmesi istendi.
Mevcut uygulamaya göre şirketler, TCMB’ye döviz satarken gösterdikleri taahhüt karşılığında Türk lirasına çevrilen tutarın %2’sine kadar döviz çevrim desteği alabiliyor. Yurda getirdikleri dövizin en az yüzde 40’ını TCMB’ye satan şirketler, daha sonra yurda getirdikleri dövizin kalan kısmını kur korumalı çevrim hesabında değerlendirerek, döviz bozdurma desteğinden Taahhütleri karşılığında Türk Lirasına çevrilen tutarın %2’si. Bir nevi 2+2 modeli uygulanmaktadır. Bu uygulamadan yararlanmak isteyen ihracatçıların 3 ay döviz almamayı taahhüt etmeleri gerekmektedir.
Doğrudan döviz desteği talebi yüzde 4 olarak uygulandı
Edinilen bilgiye göre, TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun, ihracatçıların yüzde 2’lik döviz desteğinden yeterince yararlanamadıklarını belirterek, bu uygulama için destek talep ettiği söylendi. İhracatçılar ise harcamalarında dövizin önemli yer tuttuğuna ve ağırlıklı olarak hammadde temini için döviz bulundurmaları gerektiğine dikkat çekerek yeni bir teklifte bulundu. Üç ay döviz almama taahhüdünün uzatılmasını isteyen ihracatçılar, taahhüt altına girmeden ihracat kazançlarının yüzde 20’si ile döviz almak istedi. Kavcıoğlu’nun da bu talebi memnuniyetle karşıladığı söyleniyor. İhracatçılar, belirli koşullarda yüzde 2+2 olarak uygulanan desteğin doğrudan uygulanmasını da yüzde 4’e getirdi.
Döviz kuru politikası fiyat rekabetini azalttı
Görüşmenin ardından ihracatçılar, TCMB Başkanı Kavcıoğlu’nun sektörlerle yakından ilgilendiğini ve tüm taleplere çözüm bulmak için çalışacaklarını söylediğini EKONOMİ gazetesine bildirdi. Girdi maliyetlerinin çok yüksek olduğunu ve sabit kur nedeniyle fiyat rekabet güçlerini kaybettiklerini ifade eden ihracatçılar, “Döviz kurlarıyla ilgili sorunlarımıza değindik. Birkaç ay önce bir direniş durumu yaşadık. Ancak günümüzde her sektör rekabet gücünü kaybetmiştir. Bu kapsamda destek istedik. Öncelik enflasyonla mücadeledir cevabını aldık. Enflasyonun olmasını istemiyoruz. Ama enflasyon varsa paralel kur da olmalı. Piyasa yükseldi, dengeler değişiyor. Fiyat konusunda rekabet edemezsek mevcut pazarlarımızı kaybetme riskine gireriz” dedi.
Bankaların giderleri kredi faizlerini yükseltiyor
Uygun finansmana erişimin önemine işaret eden ihracatçılar, özel bankaların birçok nedenden dolayı talep ettikleri harcamaların kredi maliyetini artırdığına da değindi. Bankaların belirli bir süre vadeli mevduat hesabında para bulundurmak için komisyon, dosya masrafı gibi şartlar istediğini ve kredinin maliyetinin 5-6 puan arttığını vurgulayan Kavcıoğlu, sorunun şu şekilde yanıt verdiğini söyledi: araştırılacak ve çözüm bulunacaktır.
benim ekonomim
Umarız ilginizi çekebilecek güzel bir içerik sunabilmişizdir.