Türkiye ekonomisinin iki kritik bakanı iş yerlerinden o kadar uzakta olduklarını gösterdiler ki; veya gerçekten yanlış bilgilendiriliyorlar; ya gerçeği söylemek istemiyorlar ya da gerçekten konu dışılar.
Hazine ve maliye ve tarım bakanlarından bahsediyorum. Seçim beyannamesinin açıklandığı toplantıda biri sosyal medyada paylaşımda bulunurken, diğeri ise söyleşi sırasında söyledikleriyle ilginç bir görüntü verdi.
Önce Tarım Bakanı Kirişçi’yi ele alalım. İhtiyaç sahibi çiftçi için yeni dönemde ne gibi uygulamaları hayata geçirmeyi düşündükleri sorulduğunda köşeyi dönen muhabir, çiftçinin kendi zamanında çok para kazandığını söyledi.
“Öyle mi” cevabını duymadan devam etti. Sürekli Anadolu’yu gezdi ve söylendiği gibi hiçbir sıkıntısı olmadı. Korucularla gezerseniz, köylüleri yanınıza alıp içeri sokulanları seçerseniz tabii ki gerçekleri duymazsınız.
Ayrıca verdiği röportajdan son kez yapan kişinin başına gelenleri öğrendik. Delilik raporu bile güvence altına alındı. Hayatı kayıp gitti. Çünkü koskoca bir ülkenin çiftçisi kredi borcunu ödeyemiyor, tarlasına el konuyor, geri veremiyor ama bırakın borcu, bakan çok iyi para kazandıklarını belirtiyor.
Bu yeterli değil. Başka bir anlatımla soğan konusuna giriyor ve soğanın fiyatının normal olduğunu, etin biraz pahalı olduğunu söylüyor. Üreticiden tüketiciye söylenen bu olsa gerek. Bütün zincir bozulur ama bakan görmez.
Bir diğer görünmeyen Bakan, Hazine ve Maliye Bakanı Nabati’dir. Uyguladığı politikanın yeni seçim beyannamesinde yer almadığı ve açıklamayı okumadığı için konuyu savunmaya devam ettiği anlaşılmaktadır. Hadi okumadınız Mehmet Şimşek iki kere davet edildiğinde neredeydiniz?
Konumuza dönelim… Bakan Nebati sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda ekonomi modelinin kararlılıkla devam edeceğini söylüyor ama seçim beyannamesinde bu yok. Hatta politikanın değişeceği bile söyleniyor. Bence birileri Bakana da haber vermeli.
Bununla da yetinmeyerek Denizli’de yaptığı bir konuşmada IMF ve faiz meselelerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Faiz oranlarındaki artışın fabrikaların kapanmasından başlayıp işsizliğe kadar uzayacak zincir üzerinde olumsuz etkilerinin olacağından bahsediyor.
Ancak Bakan Nabati’nin göremediği bir şey var. Faiz sadece onlara düşer. Yani kağıt üzerinde… Düşen her faizin ekonomik karşılığı olmadığı için önce reel sektörü pahalı finansman ve yüksek faiz oranları ile karşı karşıya bıraktı, ardından finansmana erişim tamamen kesildi.
Yani keserim dersen faizi, enflasyonu, cari açığı, işsizliği kesmezsin. Vazgeçildiğini düşünmek ister misin bilmiyorum ama faturayı yükselttiğini bilmeni istedim. Şimdi birileri her iki Bakana da bunu görmelerini tavsiye etmeli. Çünkü onların aklındakilerin hayatın gerçekleriyle hiçbir ilgisi yoktur.
Umarız ilginizi çekebilecek güzel bir içerik sunabilmişizdir.