Dr. Veyis Fertekligil, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bağlantılı hesabı üzerinden yaptığı seçim açıklamasının ardından ekonomide durum tespiti yaptı.
Aşağıdaki gibi paylaşın:
Uzun zamandır içimden ekonomiyle ilgili bir şey yazmak gelmiyordu. Ekonomi o kadar kötü yönetiliyor ki neyi eleştireyim, yorum yapayım diye düşündüm. Aslında ben hala öyle düşünüyorum. Ama dün mevcut hükümetin seçim beyannamesine bakıp ‘Enflasyonu tek hanelere indireceğiz’ açıklamasını görünce yazmadan edemedim.
Bunu tamamen normal bir şekilde, sanki burada enflasyonun yükselmesinde hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi söylüyorlar. İnsan gerçekten hayret ediyor. Tekrar hatırlayalım. 2018 sonrası uygulanan ekonomi politikasının ardından enflasyon şimdiden yükselmeye başladı. Ancak 2021 sonbaharından bu yana enflasyondaki yükselişe rağmen zorunlu faiz indirimi sonun başlangıcı oldu. Döviz kurlarının kasıtlı olarak yükselmesine izin verildi. Sonra bir gecede bunun nasıl olduğunu kimse anlamadı ve döviz kurları birdenbire düşürüldü. Vatandaşların döviz sattığı belirtildi. Bakanlar değişti, işi bilen merkez bankalarının başkanları görevden alındı.
Ardından “Yeni Ekonomik Program” adı verilen ucube uygulamalar açıklandı. KKM gibi acayip bir sistem geldi. Dini açıklamalarla para politikası yönetilmeye çalışıldı, sözde TL değer kaybedecek, cari açık kapanacak, enflasyon düşecekti. Çin sistemine Bangladeş sistemi adı verildi. Buna inananlar, hatta bazı iktisatçılar ve tanınmış iş adamları da programı destekleyen açıklamalar yaptılar. Sonuç tam bir fiyasko. Döviz kuru bir ölçüde korundu ama enflasyon son 20-25 yılın en yüksek seviyelerine ulaştı, halk fakirleşti, ciddi bir gelir transferi oldu. Ukrayna savaşının da bunda rolü var ama sınırlı.
Döviz kurlarındaki yükselişi durdurmak için inanılmaz baskıcı yöntemler kullanılıyor. Bu alanda Türkiye yavaş yavaş serbest piyasa ekonomisinden uzaklaşmış ve devlet kontrolünde hiçbir ekonomik aktörün nefes bile alamadığı bir ekonomik sistem oluşmuştur. Şu anda ekonomi çökmüştür ve bu saatten sonra Mehmet Şimşek bile zor kurtarabilir. Batan ve sıfırdan yapılan dış politikadan, çöken adalet ve hukuk sisteminden, yolsuzluktan, kaybedilen ifade özgürlüğünden ve laik devlet sisteminden bahsetmek bana çok üzücü geliyor.
En azından ekonomik açıdan, gerçek bir reform ihtiyacı var. Enflasyonla mücadeleyi ön plana çıkaran gerçekçi bir ekonomi ve kalkınma politikasına, bağımsız bir merkez bankasına ve para otoritelerine, işleyen bir hukuka ve demokrasiye ihtiyaç vardır.
Bu süreç sancılı olacaktır. Özellikle deprem sonrasında uluslararası kaynakların akılcı kullanımına ihtiyaç duyulmaktadır. Kim bu güce gelirse öyle olur. Artık kimse boş vaatlere inanmıyor. Özellikle ekonomide gerçekçi konuşmak ve hayal dünyasında yaşamamak gerekiyor. Aksi takdirde Türkiye giderek daha da yoksullaşacak ve tam bir ekonomik çöküşe girecektir. Yine de kötümser olmayın. Umarım daha güzel bahar günlerine ulaşırız.
Veyis Fertekligil’in bağlantılı gönderisi
Umarız ilginizi çekebilecek güzel bir içerik sunabilmişizdir.